-
1 terk
terk s\terk etmek aufgeben, verlassenfareler batan gemiyi \terk ediyor die Ratten verlassen das sinkende Schiffkocasını \terk etti sie hat ihren Mann verlassenmevzii \terk etmek mil das Feld räumen\terk etmek ( vazgeçmek) verzichten (auf); ( salıvermek) aussetzen\terk etmek vernachlässigen -
2 terk
-i terk etmek v/t verlassen; verzichten (auf A); aufgeben (z.B. Rauchen); überlassen (-e jemandem); vernachlässigen A -
3 bırakmak
vt1) lassensakal \bırakmak sich einen Bart wachsen lassen2) ( alışkanlıktan vazgeçmek) abgewöhnen, aufhören (-i mit), aufgebenbir şeyi \bırakmak etw aufgeben, sich etw abgewöhneniçkiyi/sigarayı bırakmam lazım ich muss das Trinken/Rauchen aufgeben, ich muss mir das Trinken/Rauchen abgewöhnen, ich muss mit dem Trinken/Rauchen aufhören3) ( unutmak) liegen lassen4) ( terk etmek) verlassen5) ( koyuvermek) loslassen7) (iz, yer) hinterlassenardında üç yaşında bir oğul, beş yaşında bir kız bırakıyor er hinterlässt einen dreijährigen Sohn und eine fünfjährige Tochterbana bir çiftlik ve epeyce de nakit bırakıp giden halam meine Tante, die mir einen Bauerhof und ziemlich viel Geld hinterließkarısına bir yığın borç bıraktı er hinterließ seiner Frau einen Haufen Schulden9) absetzen (-e in)beni eve bırakabilir misin? kannst du mich zu Hause absetzen?çantayı kapının önüne bıraktı er setzte die Tasche vor der Tür ab -
4 saltanat
saltanat s1) Herrschaft f\saltanatı terk etmek abdanken2) Sultanat nt\saltanat ve hilafetin kaldırılması die Abschaffung des Sultanats und des Kalifats
См. также в других словарях:
terk etmek — 1) bırakmak, ayrılmak 2) salıvermek, vazgeçmek 3) bakmamak, ihmal etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
terk etmek — 1. bırakmak. 2. vazgeçmek. 4. ayrılmak … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
terk — is., Ar. terk 1) Bırakma, ayrılma 2) Vazgeçme 3) Bakmama, ihmal etme Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller terk etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
TERK-İ MÂSİVÂ — Allah tan gayrısını terk etmek. Allah rızası olmayan işlerden, fâni ve fena dünya işlerinden vazgeçip Allah rızasına yönelmek. Kalbinde Allah sevgisi ve muhabbetinden daha ileri bir sevgi bırakmamak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
terhis etmek — 1) askerlik görevini bitirenleri bırakmak 2) mec. bırakmak, terk etmek Biz de yavaş yavaş rediflerimizi terhis ettik. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
teslim etmek — 1) bir şeyi sahibine vermek 2) bir şeyin kullanımını, korunmasını veya mülkiyetini vermek, bırakmak, devretmek, terk etmek 3) gerçek olduğunu söylemek ... oku da parmaklarını ısırsınlar, Sara nın süsten ve fanteziden ibaret bir mahluk olmadığını… … Çağatay Osmanlı Sözlük
LEM' — Terk etmek, bırakmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
bırakmak — i 1) Elde bulunan bir şeyi tutmaz olmak 2) nsz Koymak Mermer masaya bir yirmi beşlik bıraktı. T. Buğra 3) Bir işi başka bir zamana ertelemek Gezmeyi haftaya bıraktık. 4) Unutmak Acaba eldivenlerimi nerede bıraktım? 5) Bulunduğu yeri veya durumu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
RAD' — Men etmek, engel olmak. * Bırakmak, terk etmek. * Güzellik eseri. * Kına … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
atmak — i, e, ar 1) Bir cismi bir yöne doğru fırlatmak Taşı suya atmak. 2) Bir şeyi yere doğru bırakmak 3) Bir kimsenin ilişiğini kesmek Adamcağızı berbat bir yere attılar. 4) e, nsz Koymak Mutlaka yemeklerimize biber atmayı âdet edinmişiz. B. Felek 5)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
geçilmek — den 1) Geçme işi yapılmak Terkos köprüsü geçildikten sonra cümbüş tekrar başladı. O. C. Kaygılı 2) Bırakmak, terk etmek Anadan geçilir, yârdan geçilmez. Halk türküsü Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller geçilmemek … Çağatay Osmanlı Sözlük